“Himmet eyleyin Ey Ehlibeyt!
Hacı Ekber’e gitmek için olmuşum kayıt
Aslımız, neslimiz Naciye ile Şit
Bu fukara Hacı Ekber’e gider oldu.”
(Eylül-1950)

“Ceddimizin himmeti ve izniyle, dedemiz bu hac seyahatini bana vererek nasip etti. Hacca davamızı görmeye, hakkımızı aramaya ve almaya gittim. Başkaları gibi cennet için gitmedim; cehennemi kabul ederek bu yola düştüm. Böylece ceddimizin ve dedemizin sözü de yerine gelmiş oldu. Hac seyahatine duacı gidip duacı olarak döndüm ve ben de duacıyım!”

”Kâbe’de beni imam ettiler, Medine’de beyan ettiler!”
”Eğer ki, bizden bize bir çare olmazsa, başkasından medet ummak ve bir şey beklemek faydasızdır.”
”Bize ne dünyada ne de ahirette bir yer vardır; cehennem de zaten bizi kabul etmiyor.”
”Bizim ikrarımız vardır, doğan gün bizim günümüzdür!”
”Bizim her zaman ümidimiz vardır, ümitsiz değiliz!”

”Kula kul, talibe talip olmayan, yazdığımı okuyup tutmayan daima kanunsuz, serseri kalır. Gerisi, zulüm ile abat olanın sonu berbat olur, bok olur!”

”Her kim ki, Hakk’ın Emrini tutmaz, namussuz ve vicdansız işler peşinde giderse, nefsine uyarsa, şeytanın işleğinde ve süreğinde olursa, Hakk’tan da, bizden de böylelerine lanet olsun!”

”Sözümü tutun ve dediklerime uyun! Eğer ki, sözümü tutmaz ve dediklerimi yapmazsanız çok zarar edersiniz!”

”Ey ikrarsız, kimin malı helaldir kime?
İnanmayanlar baksın kitabı Cim’e
Hakk’ı görmeyen gözler gele avucuma
Hakk’ı görmeyen kör, mürşit olur mu?”